Göçebe düşünce, alıp başını giden bir düşünce olmaktan çok, bir konaklama-göçme ikiliğinin, bir tür ”sınırda yaşama”nın (bilinçlik durumuna da indirgenemeyen) deneyimlemesi. Peki, o halde, eğer sınır geçirebilen, ardı arkası görülebilen, tanımlanabilen bir şey ise (burada, Felsefe’nin marj’ı veya marjları, sınırları, kenarları) -ki bunda kuşkuluyuz- niye ondan basitçe kurtulmak mümkün olmuyor? Niye hala dışarı/içeri var?
» devamını oku2025 © Tüm Hakları Saklıdır.